Canım, güzel kızım,
Ağzın küçüklüğünden beri pek laf yapar. Boyundan büyük sözlerin bizi şaşırtır.
Kendini ifade edişin öyle güçlü ki yaşına göre, inan gün içinde söylediğin
sözleri, bize bıraktığın anıları tamamıyla ne buraya yazmam ne de hafızama
kazımam mümkün değil. Yetmez.
Öyle güzel, öyle keyifli ki hayatı seninle
paylaşmak..
Geçenlerde bir sabah seninle kahvaltı ediyorduk.
Sofrada ne vardı hatırlamıyorum ama, sen yemek istemedin ve ben de seni yemen
için biraz zorladım. Sonuçta gene yemedin gerçi. Tabi ki istemediğin birşeyi
yemen yönünde zorlamamak gerekli seni, tartışılmaz bir gerçek.
Sonra akşam oldu.
Ben sana dedim ki: “Kuzum, ben seni sabah biraz
zorladım yemeğini yemen için. Hatalı bir davranış oldu. Büyükler de zaman zaman
hata yapabilir. Sen istediğin yemeği seçmekte özgürsün. Sana bir daha baskı
yapmayacağım”. “Tamam” dedin.
Sonra akşam yemeğine başladık.
Önünde ne yemek vardı hatırlamıyorum ama, elinle
yiyordun, ben de çatalınla yiyebileceğini söyledim sana.
El cevap senden, aynen aşağıdaki kelimelerle:
“Ben küçücük bir kızım,
Farkında değil misin ya?
Bak zorluyorsun beni,
Daha sabah konuştuk zorlamaman gerektiğini!
Yemeklerimi seçmemde özgür olduğuma göre,
Nasıl yiyeceğim konusunda da özgürüm...”
Sana bakakaldım sadece. Cevap bile veremedim. 4
yaşındaydın. Ve haklıydın.
Seni severim ben çocuk...